Küresel ısınmayla birlikte yeryüzünde iklim değişiklikleri meydana geldi. Sıcaklar, seller ve tabii afetler hayatımızı olumsuz etkilemektedir. Bir yağmur yağdığında metre kareye bir yılda yağacak yağmur bir anda düşmektedir. Bu da afetlere neden olmaktadır.

Dünyamızda tatlı su kaynakları hızla azalmaktadır. İklim değişikliğine bağlı kuraklık ülkemizdeki birçok göl ve akarsular aşırı sıcakların etkisiyle yok olmaktadır. İklim değişiklikleri üretimi, tarımı ve yaşadığımız hayatı olumsuzluklara neden olmaktadır. Aşırı yağışlar yeryüzünde doğal afetler ve bunun sonunda binlerce dekar alan sular altında kalmakta can kayıpları ve maddi zararlar meydana gelmektedir.

Artezyenle su çıkarmak için her sene su daha derinlere inmekte binlerce metre yerin altından su çıkarılmaktadır. Bilim insanları çok değil önümüzdeki yıllarda susuzluğun başlayacağını tabii afetlerin çoğalacağını, denizlerin yükseleceğini, denizde kıyısı olan şehirlerimizin sular altında kalacağını söylüyorlar.

Küresel ısınma yeryüzünde insan ve canlıların yaşamasını zorlaştırıyor. Şiddetli yağışlar, sel felaketleriyle yerleşim yerleri ve ekili dikili araziler sular altında kalınca tarım ürünleri zarar görüyor, üretici zarar ediyor. Sel felaketleri yaşanan yerler afet bölgesi ilan ediliyor yapılan incelemeden sonra afetlerden etkilenen üreticilere maddi destek veriliyor. Bu sel felaketleri ürünlerin piyasalarda fiyatlarını artırıyor. İklim değişiklikleri yeryüzünde üretimi, bitki çeşitliliğini hatta denizlerimizdeki balık türlerini değiştirebilmektedir. Daha önce denizlerimizde görülmeyen balık türleri denizlerimizde görülmektedir.

Su kaynakları azalınca kuraklık tehlikesi insanları ve canlıları etkilemektedir. Dünya üzerindeki suların yüzde 97,5 tuzlu su, yüzde 2,5’i tatlı su, yeryüzündeki tatlı suların yüzde 0,3’ü içme sularıdır. Geliş gidiş denizlerdeki sular kullanılmaya başlanacak ama nasıl deniz suları tuzlu. Deniz suları gelişen teknolojiyle arıtılacak.

İnsan ve canlılar susuz yaşayamaz. Bilim insanları “İklim değişikliği ve tabii afetlerin sonuçları” konusunda bilimsel çalışmaları yapmaları ve teknolojileri geliştirmeleri, bütün dünya devletleri bu çalışmaları desteklemeleri gerekir.

Son 16 yılın en kurak yılını yaşıyoruz. Ülkemizin gölleri, akarsuları kurumakta, şehirlerimizin içme suyunu karşılayan baraj, göllerdeki sularımız azaldı ve alarm vermektedir.

Su kaynaklarımızı, konut ve iş yerindeki içme sularını hoyratça kullanmayalım. İçme sularımızla bahçelerimizi sulamayalım. Su insanların canlıların yaşaması için gereklidir. Su olmadan yaşanmaz. İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük şehirlerimizde içme suyu azaldı. Bu yaz kurak geçti.

Küresel ısınma yeryüzünde iklimleri değiştirdi. Kuraklık dünyamızı tehdit etmeye başladı. Kuraklık, sıcaklar ve tabii afetler olunca insanların ve canlıların yaşaması zorlaşıyor. Tarım alanlarında üretim düşüyor.

İklim değişiklikleri ile hava olayları değişecek fırtınalar, seller, kuraklıklar meydana gelecek, su kaynakları, tarım üretimi azalacak, sıcak havaların etkisiyle orman yangınları ve ölümler çoğalacak. Yaşam alanlarının değişmesiyle birçok canlı türü yok olacak.

İklim değişikliği küresel ısınma sonucunda meydana geldi. Küresel ısınma ve iklim değişikliğini önlemek için ülkemiz ve bütün dünya ülkeleri gerekli önlemleri almalıyız.