Salihli, yetiştirdiği tarım ürünleriyle her geçen gün dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. Üzüm, zeytin ve kiraz, dünya pazarlarında ilçemizi önemli ölçüde temsil ediyor. Türkiye’nin tarım ihracatında üzüm, zeytinyağı ve kiraz büyük paya sahip. Bu zenginlik, çiftçilerimizin emeğiyle yükseliyor. Ancak Gediz Nehri’nin kirliliği, Gölmarmara Gölü’nün kuruması ve Nisan 2025 don felaketi tarımımızı tehdit ediyor. Kooperatifleşme, çiftçilerimizin birliğini daha da güçlendiriyor. Artık sıra teknolojide. Akıllı tarım, Salihli’yi dünya liderliğine taşıyabilir. Peki, teknoloji tarımımıza neler kazandırıyor ve nasıl yaygınlaşır?
Salihli’de teknoloji, yavaş ilerlese de tarımı dönüştürüyor. Damla sulama, suyun kıymetini bilerek Gediz’in kaynaklarını koruyor. Manisa’da damla sulama kullanan tarım alanları, su tüketimini azalttı, verimi artırdı. Soğuk hava depolarıyla ürün kaybı azaldı zeytinyağı dünya standartlarına taşındı. Dronlar yerel ölçekte gittiçe daha çok kullanılmaya başlandı. Dronlar, hastalık tespitini hızlandırıyor ve ilaç kullanımını azaltıyor. Dijital platformlarla ihracat güçleniyor. 2019’da 10,5 numara üzüm 11,50 TL fiyatla Avrupa’ya ulaştı. İşletme ve Kooperatifler, organik zeytinyağı için çevrimiçi satış sistemleriyle yerel ürünleri küresel pazarlara taşıyor.
Teknoloji, çiftçilere ne sağlıyor? İlk olarak, verimlilik. Akıllı sensörler, toprağın nemini ölçerek sulamayı optimize ediyor. Birçok şehirde bu teknolojiyle ürün verimi arttı. İkinci olarak, maliyet düşüşü. Damla sulama ve dronlar, işçilik ve kaynak kullanımını azaltıyor. Üçüncü olarak, sürdürülebilirlik. Çevre dostu teknolojiler, toprağı ve suyu koruyor. Kooperatifler, bu yenilikleri ortak yatırımlarla erişilebilir kılıyor.
Tabi her alanda olduğu gibi bu alanda da zorluklar var. Teknolojinin başlangıç maliyeti yüksek. Çiftçilerin teknoloji eğitimi sınırlı. Özellikle yaşlı çiftçiler, dijital araçlara uzak. Nisan 2025 don felaketi, teknolojiye yatırım yapan çiftçilerin kayıplarını daha hızlı telafi ettiğini gösterdi ancak birçok çiftçi yeniliklere çekimser. Kooperatifleşme makalesinde vurguladığımız güven eksikliği ve finansal engeller, teknoloji kullanımını da yavaşlatıyor.
Çözüm için dört adım öne çıkıyor. İlk olarak, kooperatifler teknoloji merkezi olmalı. İkinci olarak, eğitim. Tarımla ilgili kurum ve kuruluşlar, teknoloji seminerleriyle çiftçileri bilgilendirebilir. Üçüncü olarak, finansal destek. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın hibe programları, yatırımları hızlandırabilir. Dördüncü olarak, genç çiftçiler teşvik edilmeli. Teknolojiye yatkın gençler, kooperatiflerle tarımı dönüştürebilir.
Salihli’nin tarımı, teknolojiyle ileriye taşınıyor. Kooperatifler ve yenilikler, kirlilik, don felaketi ve ekonomik zorluklara karşı kalkanımız olacak. Çiftçilerimizi teknolojiyle buluşturalım. Üzümde yakaladığımız liderliği diğer ürünlerde de yakalayalım.