Bu günü kutlar iken zamanın ve tecrübelerin getirdiği çıkarımlardan sadece birkaçı şudur ki: Türkçüler çok çalışmalı, bileklerinin hakkıyla kariyer ve söz sahibi olmalı, daima ve her koşulda birbirlerine sahip çıkmalıdırlar. Türkçülüğü fiilen güçlendirmenin en kısa yolu, doğrusunu herkesin bildiği yanlışları düzeltmekten ziyade hakikatın peşinde koşmaktan geçmektedir. Korkut Ata’nın, “uyursan ölürsün!” uyarısına telmihen Atsız, 3 Mayıs’ın bir uyanma olduğunu söylemiş olup bu uyarı, Türkçü nesillerin birbirlerine devrettiği en değerli miraslardan birisi olmuştur. M.S. 8. yüzyılda Bilge Kağan: “Üstte mavi gök çökmedikçe, altta yağız yer delinmedikçe, senin ilini ve töreni kim bozabilir?" diyerek bugünlerimizin yol haritasını 13 asır önce çizmiştir. Şimdi bizlerin bu mirasa sahip çıkması ve her adımını vizyon ve misyonları doğrultusunda ileriye atması gerekmektedir. Bu kutlu yolun fikir ve dava insanları olan Zeki Velidi Togan’lardan Osman Batur’lara; Ebulfez Elçibey’lerden Ziya Gökalp’lere; Hüseyin Nihal Atsız’lardan Alparslan Türkeş’lere ve daha nice Türkçüye rahmet ve minnet; yaşayan binlerce, yüz binlercesine selam ve muhabbet; 17. Türk Devletinin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e saygı ve özlem ile… 3 Mayıs Türkçülük Günü Kutlu Olsun!