İlçede bulunan 3 tabakhaneden birisinin sahibi olan Hasan Hüseyin Yağcıköse, derinin artık para etmediğini ifade ederek 'Tabiri caizse deri bugün hurda teneke oldu' derken, derici Şükrü Ali Eren ise 'Amerika'ya kadar ihracat yaptık. Ama ne yazık ki dericilik hızla kan kaybetti. Şuan geçmişi mumla arıyoruz' dedi.

'Deri hurda teneke oldu'

1990 yıllarda Salihli'de 34 tabakhane bulunduğunu, şuan ise kala kala 3 işletmenin faaliyet gösterdiğini belirten Hasan Hüseyin Yağcıköse, bunun Türkiye ve dünyadaki ekonomik krizinden dolayı azaldığını söyledi. İşletmesinde 2010 yılına kadar 45 işçinin çalıştığını vurgu yapan Yağcıköse 'Günlük ise 2 bin kapasite ile çalışıyor idik. Şimdi nereye geldik, yüzde 10'a düştük. Şuan günde 200 deriye düştük. Aslında biz şuan para kazandığımız için değil, borçlarımızı ödemek ve 18-20 işçiyi istihdam etmek için çabalıyoruz ve çalışıyoruz. Bu iş nereye gidiyor. Çok fazla ümidimiz hem var, hem de yok. Bu iş nereye gidiyor, baba, oğul, torun. Bu işte çok işçiye istihdam edecek işler kalmadı. Şuan deri para yapmıyor. Tabiri caizse deri bugün hurda teneke oldu' dedi.

'Modern üretim yapıyoruz'

Üç nesildir dericilik mesleği ile uğraşan derici bir ailenin 3'üncü nesil üyesi olduğunu belirten Mustafa Halıcı 'Kendim deri mühendisiyim. Şuan ki şartlarda günün modern olacak şekilde, deri ceket üretimi yapmaktayız' dedi. Halıcı 'Özellikle Salihlimizde dericiler önceden çok fazlaydı. Ama şuan günün şartlarından dolayı, bir elin beş parmağını geçmeyecek kadar derici kaldı. Şuan iş az ama yapılan işler, eskiye nazaran daha kaliteli ve daha iyi. Şuan chopper, cafe racer tarzı, normal günlük motosiklet kullananlar için özellikte deri mont ve yelek yapmaktayız. Klasik giyinen vatandaşlarımız içinde üretim yapmaktayız' dedi.

'Dericilik Salihli'de hızla kan kaybetti'

1990'lı yılların sonlarında Salihli'de 300 üzerinde 400'e yakın irili ufaklı deri atölyesinin bulunduğunu anlatan derici Şükrü Ali Eren 'Şuan bu deri işletmelerin çoğu kapandı. Şuan 30-40 atölye anca kaldı. Bunun sebebine gelince, Bağımsız Devletler Topluluğu'nda çıkan krizler ve 2002 yılındaki krizden sonra hızla dericilik sektörü ve deri konfeksiyon sektörü Salihli'de kan kaybetti. Bunun için çok üzgünüz. Yetkililerden yardım bekliyoruz. O günleri mumla arıyoruz' dedi.

'Dericiliğin yeniden canlanması lazım'

Yetkililerden dericiliğin yeniden canlanması adına destek beklediklerini belirten Eren 'Diğer eğitim kurumlarından Çalışma Bakanlığı'ndan ihracata yönelik Arge çalışmaları için destek bekliyoruz. Bizim şuan ki en büyük sıkıntımız, kalifiyeli eleman sıkıntı yaşıyoruz. Bu konuda da Milli Eğitim Bakanlığı'ndan destek bekliyoruz. Salihli'den Bağımsız Devletler Topluluğu, Almanya, Macaristan ve Amerika Birleşik Devletine ihracat yapıyorduk. Şuan hiçbir ülkeye ihracat yapamıyoruz. En son Amerika'ya ihracat yaptık. Şuanda ihracatlarımız tamamen durdu'

'Göçmen olarak geldiğimiz Salihli'ye dericiliği getirdik'

91 yaşındaki Köksegen Eren ise 1953 yılında Doğu Türkistan'dan göçmen olarak Türkiye'ye ve Salihli'ye gelip yerleştiklerini söyledi. Göçmen olarak geldikleri Salihli'ye dericiliği de getirdiklerini anlatan Eren 'Biz dericilik sektöründen çok ekmek yedik, çok rahat ettik. Şimdi ise dericilikte geçmişi arıyoruz. Çünkü daha sıkıntılı durumdayız' dedi.

Muhabir: Haber Merkezi