Açıklamada “Bizler Salihli Çevre Derneği olarak, bu düzenlemenin yalnızca Akbelen’deki zeytinliklere değil, Gediz Ovası’nın kalbinde yer alan Salihli’ye, Gölmarmara’daki tarım alanlarına, Bozdağ eteklerindeki meralara ve binlerce yıldır bu coğrafyada var olan zeytin ağaçlarımıza da büyük bir tehdit oluşturduğunun farkındayız” denildi.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi;
“Zeytinlikleri maden sahalarına çevirmek için yıllardır sürdürülen sistemli çabaların yeni bir adımı olan bu yasa teklifiyle birlikte, zeytinlik alanlarda madenciliğin önü açılmakta; Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreçleri bypass edilmekte ve kamu kurumları devre dışı bırakılmaktadır. Zeytinlikleri sökmek suretiyle ya da eşdeğer bahçeler kurarak madencilik yapılmasının önünü açan bu düzenleme, yalnızca doğaya değil, aynı zamanda hukuka ve kamu yararına da açıkça aykırıdır. Gediz Havzası gibi tarımsal üretimin yoğun olduğu, jeotermal kaynaklar nedeniyle zaten ağır bir çevre yükü taşıyan bölgemiz için bu yasa, yeni ve daha büyük yıkımların kapısını aralayacaktır. Salihli’de binlerce ailenin geçimi zeytinden, üzümden, buğdaydan sağlanmaktadır. Zeytinliklerin maden şirketlerine açılması demek, bu coğrafyada yüzyıllardır süren tarım kültürünün, geçim kaynaklarının ve kırsal yaşamın son bulması demektir. Yasa teklifi yalnızca çevreyi değil, demokrasiyi de tehdit ediyor. Kamu kurumlarının sürece dahil edilmediği, yerel halkın rızasının gözetilmediği, bilimsel ve hukuki denetimlerin ortadan kaldırıldığı bir düzenin adı olamaz bu teklif. Hele ki enerji ve maden şirketlerinin çıkarlarını önceleyerek doğayı geri dönülmez biçimde tahrip etmeye izin verilemez.
Salihli Çevre Derneği olarak buradan açıkça ifade ediyoruz: Zeytin ağaçlarımızı kestirmeyeceğiz. Çocuklarımıza nefes alacak bir doğa bırakmak için bu yasa teklifine karşı duracağız. Salihli’den Ankara’ya, Akbelen’den Yatağan’a, ülkenin dört bir yanındaki yaşam savunucularıyla omuz omuza olacağız. Zeytin, bu toprakların belleğidir. Direniştir. Barıştır. Hayattır. Yaşamı yok eden değil, yaşamı savunan tarafta yer alacağız. Bir kez daha çağrımızdır: Zeytin için, doğa için, Salihli için hep birlikte karşı duralım!”





