Özel Can Hastanesi doktorlarından Nöroloji Uzmanı Hüseyin Kaşıkçı, inme veya diğer adıyla felcin beyne giden hayati derecede önemli kan ve oksijen akışının ani bir şekilde kesilmesi veya azalmasıyla meydana gelen klinik bir tablo olduğunu ifade etti.
Kaşıkçı, “Beynin bir bölümüne iletilen kan akışının azaldığı ya da kesintiye uğradığı durumlarda felç kendini gösterir. Bu durumda beyin hücreleri dakikalar içinde hayatını kaybetmeye başlar. Felç acil bir durumdur ve acil tedavi çok büyük öneme sahiptir. Erken müdahale, beyin hasarını ve diğer riskleri azaltabilir ya da engelleyebilir” dedi.

“İnmenin iki türü vardır”
İnmenin iskemik inme ve hemorajik inme olarak iki türü bulunduğundan bahseden Kaşıkçı, “İskemik inme en sıklıkla görülen inme türüdür. Beynin kan damarlarındaki daralmadan veya tıkanmadan dolayı meydana gelmektedir. Hemorajik inme ise, beyindeki bir kan damarının yırtılması durumunda meydana gelmektedir. Siz ya da çevrenizdeki bir kişi inme geçiriyorsa, semptomların başladığı ana dikkat etmek çok önemlidir. Çünkü bazı tedavi teknikleri, felcin hemen ardından uygulandığında etkili olabilmektedir. Konuşmakta ve diğer insanların söylediklerini anlamakta zorluk çekmek, yüz, kol ya da bacakta meydana gelen felç yahut uyuşma, ani olarak bir ya da iki gözde ortaya çıkan bulanıklık ya da karartılı görme yaşanılabilir. Kişi etrafındakileri çift görebilir. Kusma, baş dönmesi ya da bilinç kaybının eşlik edebileceği ani ve şiddetli baş ağrısı oluşabilir. Ani baş dönmesi ve denge kaybı yaşamak mümkündür” diye konuştu.

“Tedavisi mümkün”
Kaşıkçı, inmeyi önlemek için neler yapabileceği konusunda şu bilgileri paylaştı: “İnmeye sebep olabilecek risk etkenlerinin farkında olmak, hekimin önerilerine uymak ve sağlıklı bir hayat tarzını benimsemek, hipertansiyonu kontrol etmek, kolesterol ve doymuş yağ miktarını düşürmek, tütün kullanımını bırakmak, sağlıklı kiloyu korumak, meyve ve sebzesi zengin bir diyet uygulamak, düzenli egzersiz yapmak, alkol kullanımını sınırlandırmak veya ortadan kaldırmak, diyabeti yönetmek inmeyi engellemek için atılabilecek en iyi adımlardır. Hızlı tedavi yalnızca sadece hayatta kalma oranını artırmakla kalmaz, meydana gelebilecek risklerin de azaltılmasını sağlar.”





