Meme biyopsisinin meme hücrelerinden veya dokusundan örnek alma ya da tüm kitleyi çıkarma işlemi olduğunu belirten Yasa 'İnce İğne aspirasyon biyopsi yöntemi genellikle ultrason rehberliğinde uygulanıyor. Meme kistlerinin boşaltılması ve koltukaltı lenf nodlarının biyopsisi için tercih ediliyor. Ayrıca çok küçük boyutlu ya da meme içinde derinde yerleşmiş ele gelmeyen kitlelere de bu şekilde biyopsi yapılabiliyor' dedi. Uygulama şekli hakkında bilgiler veren Op.Dr.Yasa 'İnce iğne biyopsisinde, öncelikle biyopsi yapılacak bölgeye iğne ile lokal anestezi yapılıyor ve ardından şüpheli alan içine ince bir iğne yerleştiriliyor. Sonra iğnenin ucuna bir enjektör takılarak içinden bir miktar sıvı çekiliyor. Bu sıvı, genel cerrahi tarafından bir cam üzerine yayılıyor ve mikroskopta şüpheli hücreler olup olmadığı inceleniyor' şeklinde vurguladı.


Hastane olarak 1 yılda toplam 160 ince iğne biyobsisi yapıldığını belirten Genel Cerrahi Uzmanı Op.Dr.Selçuk Tıraş ise 'Yapılan İnce iğne biyobsisi (İİAB ) patoloji sonuçları ile 45 kişide meme kanseri tespit edilmiştir. Öyle ki meme tetkikleri düzenli olarak yapılıp kanser erken evrede yakalandığı takdirde meme kanseri artık 'tamamen tedavi edilebilir' bir hastalıktır. Her kadının 20 yaşından sonra 1-3 yılda bir, 40 yaşından sonra ise her yıl meme konusunda uzmanlaşmış bir doktor tarafından meme muayenesinin yapılması gerekir. Erken teşhis ile meme kanserinden tamamen kurtulabilirsiniz' dedi. Op.Dr.Tıraş konuşmasını şu şekilde tamamladı ' Salihli ve bölge halkına sağlınız için her zaman daha iyisini sunmak amacıyla yeniliklere öncülük ederek yoluna devam eden Özel Medigüneş Hastanesi kaliteli hizmet sunumunu her geçen gün arttırmaktadır.Tüm bu işlemler için uzman ekibimiz ile beraber günün her saatinde hizmetinizdeyiz'

Editör: Haber Merkezi