“Yaz aylarının kavurucu sıcakları, gebeler için hem fizyolojik hem de psikolojik açıdan bazı zorluklar yaratabilir” diyen Çelik, “Vücut ısısındaki artış, dolaşım sistemi üzerindeki yük ve sıvı dengesinin korunması gebelik sürecinde daha da önem kazanır. Özellikle üçüncü trimesterde artan kan hacmi ve metabolik hız, anne adaylarını sıcak çarpması ve sıvı kaybı riskine karşı daha hassas hale getirir” dedi.
Çelik, sözlerine şöyle devam etti;
“Peki, bu dönemde nelere dikkat edilmeli? Yeterli sıvı alımı: Günde en az 2,5-3 litre su tüketmek, hem anne sağlığı hem de bebeğin amniyotik sıvı dengesi için kritik önem taşır. Serin saatlerde dışarı çıkın: Güneş ışınlarının dik geldiği 11.00-16.00 saatleri arasında açık havada bulunmaktan kaçının. Açık renkli, bol ve pamuklu giysiler tercih edin.
Beslenmeye dikkat: Ağır ve yağlı yiyeceklerden kaçınıp, taze sebze, meyve ve probiyotik içeriği yüksek besinleri tercih edin. Böylece hem sindirimi kolaylaştırmış olursunuz hem de ödem riskini azaltırsınız.
Fiziksel aktiviteyi hafifletin: Hafif egzersizler, dolaşımı destekler ve ödemi azaltır. Ancak yoğun sıcaklarda yorucu egzersizlerden uzak durulmalıdır.
Güneşten korunun: Güneş lekeleri, gebelikte hormonal değişimlerle birlikte daha kolay oluşabilir. Yüksek koruma faktörlü güneş kremi kullanmak ve gölgede kalmak önemlidir. Unutulmamalıdır ki gebelikte her bireyin koşulları farklıdır. Yaz sıcaklarında yaşanan herhangi bir baygınlık, çarpıntı, baş dönmesi ya da halsizlik gibi durumlarda vakit kaybetmeden hekime başvurmak hayati önem taşır. Yaz aylarını daha sağlıklı ve keyifli geçirmek mümkün, yeter ki önlemlerimizi alalım.”
